Ruhsal Değişimlerin Temelinde Hormon Azalması Var
Üsküdar Üniversitesi NPİSTANBUL Hastanesi Uzman Klinik Psikolog İpek Erol, menopozun bir geçiş süreci olduğunu ve bu dönemdeki ruhsal değişikliklerin temel nedeninin hormonlardaki azalma olduğunu dile getirdi. Erol, östrojen hormonunun yalnızca üreme fonksiyonlarında değil, aynı zamanda mutluluk ve motivasyonla ilişkili nörotransmitterlerin düzenlenmesinde de kritik rol oynadığını söyledi.
Erol, hormon seviyelerindeki dalgalanmaların beynin duygusal kısımlarını etkileyerek şu belirtilere yol açabileceğini aktardı:
-
Öfke ve Huzursuzluk
-
Kaygı ve İsteksizlik
-
Enerji Düşüklüğü
-
Ani Duygudurum Dalgalanmaları
Ayırıcı Özellik: Fizyolojik Belirtilerle Seyretmesi
Uzman Klinik Psikolog İpek Erol, menopozdaki duygusal değişimlerin, yaşlanmaya bağlı diğer psikolojik sorunlardan ayrımını yapmanın önemine değindi. Menopozda görülen duygusal değişimlerin karakteristik olarak sıcak basmaları, gece terlemeleri, uyku bozuklukları ve libido azalması gibi fizyolojik belirtilerle birlikte seyrettiğini vurguladı.
Erol, "Yani burada bir 'biyolojik tetikleyici' vardır. Yaşa bağlı diğer sorunlarda ise genellikle çocukların evden ayrılması veya kariyer doyumsuzluğu gibi yaşam olaylarının etkisi ön plandadır" açıklamasını yaptı. Erol, belirtiler günlük işlevselliği bozmaya başladığında profesyonel destek alınması gerektiğini belirtti.
Psikolojik Dayanıklılığı Artırmanın Stratejileri
Menopozun bir son değil, farklı bir yaşam evresinin başlangıcı olarak kabul edilmesi gerektiğini belirten Erol, kadınların bu dönemi daha rahat atlatması için şu stratejileri önerdi:
-
Düzenli Egzersiz: Azalan nörokimyasal dengeyi desteklemek için fiziksel aktiviteyi sürdürmek.
-
Sosyal Bağlantılar: Duyguları bastırmak yerine ifade edebilmek ve sosyal çevreyle iletişimi sürdürmek.
-
Dengeli Yaşam: Dengeli beslenme ve uyku düzenine dikkat etmek.
-
Farkındalık Uygulamaları: Mindfulness, yoga ve nefes egzersizleri ile stres yanıtını düzenlemek ve bedene yeniden güven duymak.
Erol, psikoterapi yöntemlerinin de bu dönemde kadının kendini yeniden tanımlamasına ve duygusal dayanıklılığını güçlendirmesine yardımcı olduğunu sözlerine ekledi.
