Mısır Dışişleri Bakanlığı, Abdulati'nin Witkoff ve Erakçi ile gerçekleştirdiği telefon görüşmelerinin ardından yazılı bir açıklama yaptı. Bu görüşmelerde bölgedeki artan gerginliğin düşürülmesi ve diplomatik yollarla çözümler üretilmesi gerektiği ifade edildi.
Gerginliğin Düşürülmesi İçin DiplomatiK Çalışmalar
Abdulati, bölgedeki tansiyonun azaltılması için özellikle diplomasi ve siyasi müzakerelere dönüşün önemine vurgu yaptı. Bu tür önlemlerin, Orta Doğu'daki mevcut krizin kontrol altına alınmasına büyük katkılar sağlayabileceği belirtilmekte. Uzun vadeli barış ve istikrarın sağlanması için diyalog temelinde atılacak adımlar önem kazanmaktadır. Krizlerin yoğunlaştığı bir ortamda, askeri müdahaleler yerine diyalog ve uzlaşma yollarının tercih edilmesi gerektiği yönünde güçlü mesajlar verildi. Uluslararası toplumun bu süreçte ortak hareket etmesi ve kalıcı çözüm yolları üzerinde yoğunlaşması gerektiğine dikkat çekildi.
Ateşkes ve Müzakere Sürecinin Önemi
Bakan Abdulati, acil bir ateşkesin gerekliliğini de gündeme getirerek, müzakerelere dönüşün şart olduğuna dair görüşlerini dile getirdi. İran’ın nükleer programı üzerine sürdürülebilir bir anlaşma sağlamak için çabaların artırılması gerektiğini savunarak, bu amacın sadece barışçıl yollarla elde edilebileceğini ifade etti. Ateşkes sağlanmadan kalıcı bir çözümün mümkün olmadığını belirtti. Ayrıca, gerilimlerin daha da büyümesinin, bölge üzerinde olumsuz etkiler yaratacağına ve tüm tarafların zarar görebileceğine dikkat çekti.
Askeri Çözümler Yerine Diplomasi
Abdulati, bölgedeki çatışmaların askeri yöntemlerle çözülemeyeceğini belirterek, genişleyen çatışma alanının tüm tarafları kaosa sürükleyebileceğini ifade etti. Krizlerin çözümü için bölgesel işbirliğinin ve karşılıklı anlayışın önemi vurgulandı. Alınacak önlemlerle, hem askeri gerilimlerin azaltılması hem de insani kayıpların önlenmesi gerektiği konusu işlenmektedir. Diplomasinin öncelikli bir araç olarak kullanılması, kalıcı barışın sağlanmasında önemli bir adım olarak değerlendiriliyor. Dolayısıyla, daha fazla çatışma yerine, müzakere kanallarının açılması gerektiği konusunda genel bir kabul oluşuyor.
Çatışmalar ve Uluslararası Tepkiler
İsrail'in İran'a yönelik gerçekleştirdiği saldırılar, bölgedeki gerginliği artırarak büyük tepkilere neden oldu. 13 Haziran’da İsrail ordusu, İran’ın çeşitli kentlerindeki nükleer tesisler ve askeri komuta kademelerine yönelik kapsamlı bir saldırı düzenledi. Bu saldırılar neticesinde, İran Genelkurmay Başkanı dahil olmak üzere birçok üst düzey askeri yetkili ile 9 nükleer bilim insanının hayatını kaybetmesi, kaygıları derinleştirdi. Ayrıca, sivil can kaybının 224 olarak tespit edilmesi, durumu daha da kritik hale getirdi. İran ordusu da, İsrail'e karşı balistik füzelerle karşılık verirken, bu misillemelerde 24 kişinin hayatını kaybettiği bildirildi. Çatışmalara karşı, Türkiye başta olmak üzere birçok ülke İsrail'i sert bir şekilde kınadı ve durumu değerlendirmek üzere uluslararası müzakerelerin başlatılması gerektiğini vurguladı.
