Sinan Ateş davasının kilit ismine suikast
Eski Ülkü Ocakları Eğitim ve Kültür Vakfı Başkanı Doç. Dr. Sinan Ateş cinayeti davasında “tasarlayarak kasten öldürmeye yardım” suçundan yargılanan ve kısa süre önce tahliye edilen MHP’li avukat Serdar Öktem, İstanbul Şişli’de silahlı saldırıya uğrayarak yaşamını yitirdi. Olay, kamuoyunda büyük yankı uyandırdı ve gözler yeniden Sinan Ateş davasına çevrildi.
Şişli’de suikast: maskeli saldırganlar kaçtı
6 Ekim 2025 akşamı İstanbul’un Şişli ilçesinde, Büyükdere Caddesi üzerindeki ofisinin önünde aracında oturan Serdar Öktem, kimliği belirsiz kişilerin silahlı saldırısına hedef oldu. Görgü tanıkları, saldırganların maskeli ve uzun namlulu silahlarla ateş açtığını belirtti. Ağır yaralanan Öktem, kaldırıldığı hastanede yapılan tüm müdahalelere rağmen kurtarılamadı.
Olay yerinde çok sayıda boş kovan bulundu. Polis ekipleri saldırganların yakalanması için geniş çaplı bir operasyon başlattı. Cinayetin, Sinan Ateş davasıyla olası bağlantısı soruşturmanın ana başlığı haline geldi.
Tahliye sonrası dikkat çeken süreç
Serdar Öktem, 2023 yılında başlatılan soruşturma kapsamında tutuklanmış, yaklaşık 21 ay cezaevinde kaldıktan sonra Ekim 2024’te adli kontrol şartıyla tahliye edilmişti. Öktem’in telefon şifresini paylaşmayı reddetmesi nedeniyle dosyası ana davadan ayrılmıştı.
İddianame ve savunma detayları
İddianamede, Öktem’in cinayetle bağlantılı bazı kişilerin avukatlığını yaptığı ve aracının tetikçinin bırakıldığı Bolu güzergahında tespit edildiği bilgisi yer almıştı. Öktem ise savunmasında Sinan Ateş’i tanımadığını, olayla ilgisinin bulunmadığını, yalnızca müvekkil–avukat ilişkisi çerçevesinde hareket ettiğini dile getirmişti.
Ayşe Ateş’ten dikkat çeken açıklama
Sinan Ateş’in eşi Ayşe Ateş, saldırıdan önce mahkemeye Serdar Öktem’in can güvenliği konusunda uyarıda bulunduğunu söyledi. Olayın ardından kamuoyunda, organize suç yapıları ve “Daltonlar Çetesi” gibi grupların olası bağlantıları yeniden tartışılmaya başlandı.