DÜNYA

İspanya ile İsrail arasında Gerilim Tırmanıyor: Diplomatik Krizin Perde Arkası

İspanya'nın Avrupa Birliği'nden, İsrail ile mevcut ortaklık anlaşmasının askıya alınmasını istemesi, iki ülke arasında diplomatik bir gerginliğe yol açtı. Bu durum, bölgede süregelen siyasi dinamikleri tekrar gündeme getirirken, uluslararası ilişkilerde de önemli etkiler yaratabilir.

Abone Ol

Brüksel’de gerçekleştirilen AB Konseyi toplantısında, İspanya Başbakanı Pedro Sanchez'in üye ülkelerin liderlerine yaptığı çağrı, AB-İsrail Ortaklık Anlaşması'nın askıya alınması yönündeki talebi dikkat çekti. Bu durum üzerine İsrail’in Madrid Büyükelçiliği, yaptığı yazılı açıklamada, İspanya’nın önerisini “ahlaki açıdan savunulamaz” olarak nitelendirdi. Diplomatik gerilim, iki ülke arasında tartışmalara neden olurken, İspanyol hükümetinin bu çağrısının sonuçları merakla bekleniyor.

İspanya-İsrail İlişkilerindeki Gerilim

İsrail Büyükelçiliği, İspanya’nın bu yaklaşımını eleştirerek, kendi ülkelerinin tarihsel konumuyla ilgili uyarılarda bulundu. Yapılan açıklamada, “İspanyol hükümetinin benimsemiş olduğu tutum, İspanya’yı tarihsel olarak yanlış bir konuma yerleştirecektir” ifadeleri dikkat çekti. Bu mesaj, Avrupa’da Ortadoğu’ya dair mevcut tutumların giderek daha çok kutuplaşmasına neden olabileceği konusunda bir uyarı niteliği taşımaktadır. Geri dönüşü olmayan bir yolculuğun başlangıcında olunduğu ifade edilirken, İspanyolların, bu tutumlarından dolayı giderek izole olabileceği kaygıları öne sürüldü.

İspanyol Dışişleri Bakanlığı'nın Yanıtı

Yaşanan diplomatik gerilimin ardından İspanya Dışişleri Bakanlığı, hızla karşılık vererek, İsrail'in Madrid Büyükelçiliği Maslahatgüzarı Dan Poraz’ı, hükümetle ilgili yaptığı “kabul edilemez açıklama” nedeniyle Bakanlık’a çağırdı. Bakan Jose Manuel Albares, AB Dışişleri Bakanları toplantısındaki tutumunu hatırlatarak, diğer mevkidaşlardan ortak bir tutum sergilemelerini beklediğini ifade etti. Albares, özellikle AB-İsrail Ortaklık Anlaşması’nın askıya alınması gerektiğini ve İsrail'e yönelik bir silah ambargosu uygulanması için acil adımlar atılması gerektiğini vurguladı. Bu açıklamalar, AB içinde daha geniş bir tartışmayı tetiklemesi açısından önem taşıyor.

Filistin Devleti Tanıma Süreci

İspanya’nın Mayıs 2024’te Filistin devletini resmen tanıma kararı alması, İspanyol-İsrail ilişkilerindeki gerginliği daha da artırmış durumda. Bu adım sonrasında, İsrail, Madrid’deki büyükelçisini geri çekmiş ve temsil düzeyini maslahatgüzar seviyesine indirmişti. Diplomatlar, bu durumun getirdiği sonuçların iki ülke arasındaki ilişkileri nasıl etkileyeceği konusunda endişeli. Özellikle İspanya’nın Orta Doğu'daki rolü ve gelecekteki diplomatik ilişkileri, uluslararası arenada dikkatle izleniyor. Bu sürecin nasıl evrileceği ve iki ülke arasında yeni bir diyalog kapısı açıp açmayacağı merakla bekleniyor.